|
Deneme & Düz Yazılar Bu Bölümde Türk ve Dünya Edebiyatından Deneme ve Düz Yazılara Yer Verebilir, Yorum Yapabilirsiniz... |
![]() ![]() |
|
Seçenekler |
![]() |
Mesaj No:1 |
![]() Durumu: ![]()
Papatyam No :
145
Üyelik T.:
16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
|
![]() İnsan Değişir Mi? İnsan değişir mi ? Melih Arat İnsanlar kitap okuyarak, kursa giderek, öğüt dinleyerek ya da kendi istekleriyle değişebilirler mi? Öncelikle kritik bir düzeltme yapmak gerekir bu soruyla ilgili. İnsanlar değil, insanların davranışları, özellikleri değişir; insanların bir bütün olarak değiştiğini söylemek çok doğru olmaz. Yine de soru ortadadır. İnsanların davranışları, özellikleri değişir mi? Rahmetli annemin arkadaş toplantılarında arada sırada duyduğum unutulmaz sözlerden biri şudur: Otuz yıldır uğraşıyorum, şu adamı değiştiremedim. Bu sözden, bir eşin diğer eşin davranışlarını değiştirmesinin ya da bir kişinin davranışlarını değiştirmesinin çok kolay olmadığı sonucuna varabiliriz. Bir insanın davranış değişikliğini gerçekleştirmesi üç aşamalı bir sürecin tamamlanmasına bağlıdır. 1. aşama: Zihniyet değişikliği 2. aşama: Davranış / eylem değişikliği 3. aşama: Sonuçların değişmesi / İstenilen sonuçlara erişilmesi Birçok örnekte, insanlar bu üç aşamalı sürecin en önemli birinci adımını atlayarak, ikinci ve üçüncüyü sağlamaya odaklanıyorlar. Ancak birinci aşamadaki değişim olmadan ikinci ve üçüncü aşamaya geçmek gözlemlediğim örneklerde pek mümkün olmadı. Örneğin, bir öğrenci kötü geçen bir sınavın arkasından bundan sonra daha çok çalışacağım ya da bundan sonra daha erken çalışmaya başlayacağım; diye kendine söz verebilir. Bazı insanlar her gün sabah erken kalkıp bir saat kitap okuyacağım diye kendilerine söz verirler. Bazı babalar, çocuklarıma karşı daha az sert olacağım diyebilir. Fazla kilolarından şikayet eden bazıları da, daha az yiyeceğim diye kendilerine söz verirler. Ancak bu tür sözler nadiren tutulur. Bunun nedeni, bu kişilerin mevcut davranışlarına yol açan zihniyeti değiştirmemiş olmalarıdır. Bir öğrenci kendine verdiği, derslere çok çalışma sözünü tutmaz; çünkü kafasında derslerin çok çalışılmasa da geçilebileceğine dair bir inanç vardır. Her gün sabah erken kalkılamamasının nedeni,bugün biraz uyuyalım, yarın erken kalkar okuruz düşüncesidir. Kilo vermek isteyen birinin hâlâ çok yemesinin nedeni, onun bu lezzete ya da karın doyurmaya olan ihtiyacının mutlaka karşılanmasına ilişkin inancıdır. Bu düşünceler, bu zihniyet ya da inanç ortadan kalkmadıkça arzu edilen davranış değişikliği gerçekleştirilemez. Kişisel gelişim kursları ya da kitapları, bazı insanlarda geçici ya da kalıcı davranış değişikliğine yol açabilmektedir. Kurslara katılanların bir kısmında davranış değişikliğinin ortaya çıkması, onlardaki zihniyet değişiminin şiddetine bağlıdır. Eğer yeni bir düşünceyi tam olarak benimsemişlerse ya da diğer deyişle farklı bir düşünce doğrultusunda tam olarak ikna edilmişlerse, davranış değişikliğine giderler. Bazıları da, ne zihniyeti, ne davranışı değiştirmeden doğrudan sonucu değiştirmek isterler. Bu hiç parası olmayan birinin galeride duran bir arabaya bakıp bu araba benim olmalı diyerek hiçbir şey yapmamasına benzemektedir. Sadece istemekle sonuçlar kesinlikle değişmez. Düşünceler ve zihniyet değişmeden davranışlar, eylemler değişmez. Davranışlar ve eylemler değişmedikçe sonuçlar değişmez. Aynı şeyi yaparak, yeni bir sonuç beklemek, işte şaşırtıcı olan budur.
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz |
![]() |
![]() |
Mesaj No:2 |
![]() Durumu: ![]()
Papatyam No :
778
Üyelik T.:
16 March 2006
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Kastamonu
|
![]()
[size=18px] KALP VE GÜLLER [/size] Genç kiz yine acilar içinde odasinda yatiyordu. Henüz hayatinin
baharinda ölümle yüz yüzeydi. Babasi onu kurtarmak için gazetelere ilan vermis, para teklif etmisti. Ama onun kalbinin teklemesi degil, kalbinin içindeki sizi ilgilendiriyordu. Sevdigi aklina geldi bir damla yas daha döküldü gözlerinden. Ayrildiklarindan beri tam bes çile dolu yil geçmisti. Aslinda sevgilerinin arasina o kahrolasi para girmisti. Hatirliyordu da sevdigi ona bir keresinde: - Ben zengin degilim belki ama seni seven bir kalbim var. Sana sadece onu verebilirim, demisti. Zaten sevgiye muhtaç birisi baska ne isteyebilirdi ki. Kendisini sevmesi yeterdi. O en çok saçlarinin dökülmesine üzülüyordu. Çünkü sevdigi öpmüs koklamisti saçlarini. Her dökülen saç yüregine bir hançer olup saplaniyordu. Simdi tek istegi sevdiginin son anlarinda yaninda olmasiydi. Ne olurdu onu bir kez daha görebilse, onu bir kez daha koklayabilse. Bu düsünceler arasinda uykuya daldi. Babasi heyecanli bir sekilde kizinin odasina girdi. " Müjde kizim, kalp bulundu " dediginde kizinin bir peri güzellliginde, sevdiginin özleminden islanmis yüzüne bakti ve çikti odadan... Genç kiz, bir hafta sonra kendine geldiginde sanki baska bir dünyadaydi. Içinde acayip bir his vardi. Sanki bu dünya ona çok farkli gelmisti. Aklina yine sevdigi geldi. Kalbi eskisinden daha hizli atmaya basladi. Kalbi degismisti ama sevdigini eskisinden daha çok sever olmustu. Bir gece ansizin uyandi uykusundan kalbi çok hizli atiyordu. Bu durum sürekli böyle devam etti. Doktora gitti, durumunu anlatti. Doktor: - Bir aya kalmaz geçer, demisti. Ama aradan aylar geçmesine ragmen durum ayniydi. Bir gün bahçeye çikti. Çiçekleri seviyordu. Kirmizi güllerin yanina gitti. Kalbi hizli hizli atmaya basladi. En çok kirmizi gülleri severdi. Çünkü sevdigi ona benzedigini söylerdi hep. Birden kapi çaldi. Kapiyi açti kimse yoktu. Yere bakti bir mektup vardi ve onaydi. Mektubu açti ve kalbi hizli hizli atmaya basladi. Bu onun kokusuydu. Koltuguna zar zor oturabildi. Zarfin içinden mektubu titreyen ellerle çikardi ve okumaya basladi : " Sevdigim, bugün sevdamizin altinci yili. Seni hep sevdim. Seninle ayrilmak zorunda kaldigimizdan beri, bir kalbe iki sevginin sigmayacagini bildigimden ne birini sevdim ne de evlendim. Her günüm çile ve azapla geçti. Her gün sana siirler yazdim, her gün siirlerimi okudum ve her gün agladim. Tam bes yil boyunca her gün yazdim, okudum, agladim. Bir gün önüme bir firsat çikti. Bu firsati reddedip kendime daha fazla haksizlik edemezdim. Belki seni unuturum diye senden çok uzaklara gittim. Ama simdi seni daha çok özlüyorum. Her gece yanina geliyorum o masum yüzünü oksuyor yanaklarina öpücükler konduruyorum, sen uyaniyorsun benim geldigimi anladigini saniyorum ama sen o tatli uykuna geri dönüyorsun. Sevdigim hep •ben geldim senin yanina artik sen gel olur mu? Kirmizi güllerimize iyi bak. Ve artik unutma içinde seni senden daha çok seven bir kalbin var artik. Ona iyi bak olur mu? Kirmizi güllere ve kalbimize iyi bak. Seni yanima gelene kadar bekleyecegim sevdigim. Hoscakal..." (Alinti)
__________________
[size=10pt]Nice insanlar gördüm üstlerinde elbise yok... Nice elbiseler gördüm içlerinde insan yok...[/size] http://img208.imageshack.us/img208/2...msultanub8.gif |
![]() |
![]() |
Mesaj No:3 |
![]() Durumu: ![]()
Papatyam No :
882
Üyelik T.:
23 May 2006
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
|
![]()
ELİNE YÜREĞİNE SAĞLIK ŞAHİKA
![]() ÇOK GÜZEL BİR KONUYU AÇIKLAYARAK PAYLAŞMIŞSIN ÇOK TEŞEKKÜRLER ![]() ... İNSANLAR DEĞİŞİRMİ ? İyi anlamda düşünürsek gelişme olarak düşünebiliriz. Örneğin, İyi bir insan sadece yakın çevresi tarafından iyi bilinen birisinin daha geniş bir çevre tarafından iyi olarak tanınması iyiliklerini topluma yansıtması. Bunu gelişme olarak düşünebiliriz. HERKESE KARŞI ANLAYIŞLI, ART NİYETSİZ, ÖN YARGISIZ, KENDİNİ DÜŞÜNMEYEN BENCİL OLMAYAN BİRİ. Kötü anlamda düşünürsek buna değişim diyebiliriz. Çünki kendini yakın çevresine iyi olarak göstermeye çalışıpta kendi egolarını kendi bencilliğini ön planda tutup, başka insanlara zarar vermeye kötülük yapmaya çalışan birisinin değiştiğini düşünebiliriz. BENCİLLİK, ART NİYET, MENFAAT ÖN YARGI ANLAYIŞSIZLIK SAYGISIZLIK BUNLARI KAZANMAK HİÇ ZOR DEĞİL, BUNLARA PRİM VERİP, İNSAN OLUP O ÖZELLİKLERE SAHİP OLAN KİŞİYİ DE AYAKTA TUTMAKTA ZOR DEĞİL. ZOR OLAN BU ÖZELLİKLERİ BULUNDURMAMAK ZOR OLAN BU ÖZELLİKLERİ TAŞIYAN İNSANA PRİM VERİCİ DESTEK VERİCİ DAVRANIŞLARDA BULUNMAMAKTIR. GELİŞELİM, DEĞİŞMEYELİM SLOGAN BU OLSUN ![]()
__________________
SEVMEK GÜZEL ŞEY SEVİLMEKTE ONUN KADAR
SEVİPTE SEVİLMEMEK ACIDIR ÖLÜM KADAR YALNIZLIK ALLAHA MAHSUSTUR HER CANLI BİR DOST ARAR TAŞIN KALBİ YOK AMA ONU DA YOSUNLAR SARAR |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
![]() |
||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Papatyam Forum Ana Kategori Başlıkları |
Cevaplar | Son Mesajlar |
İnsan Olmak... | PESTEMAL | Deneme & Düz Yazılar | 0 | 04 October 2012 14:50 |
*İNSan SEviyorSA.....* | PESTEMAL | Deneme & Düz Yazılar | 0 | 14 October 2010 11:33 |
İnsan Ol! İnsan! | u2s | Dini Hikayeler | 4 | 06 March 2007 13:29 |
En Değerli İnsan | PESTEMAL | Deneme & Düz Yazılar | 0 | 22 February 2007 10:49 |
10 Şey ve İnsan.. | mevlutgunes | Dini Sohbetler | 5 | 05 June 2006 15:30 |
Tefekküre Davet Köşesi |
|
Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın |