Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - korna ve pervasızlık
Konu Başlıkları: korna ve pervasızlık
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09 March 2006, 10:46   Mesaj No:1

rainman

Papatyam Kıdemli Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:rainman isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 269
Üyelik T.: 01 April 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:ERZURUM
Yaş:45
Mesaj: 558
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart korna ve pervasızlık

korna ve pervasızlık

Korna ve pervasızlık
Şehrin işlek caddelerinden uzakta, ıssız bir yolda yalnız yürüyen bir kadına korna çalar mısınız?
Yürüdüğü mesafe üç yüz metre ya vardı, ya yoktu. Anayolda minibüsten inip, mezarlığın arkasına düşen mahalledeki evine doğru giden 18-20’li yaşlardaki genç kıza, beş dakika içinde tam altı araba korna çalmıştı. Ne demek istiyorlardı? Genç kız dönüp baksa, hemen duracaklardı. Ama o bunların hiçbirisine yüzünü çevirmedi. Korna çalan arabalara şöyle bir baktığınızda, son modeli de vardı, kamyonet ve minibüsler de. Şoförlerin evli olup-olmadığı bilinmiyordu. Ama yolda tanımadıkları ve yardıma da hiç ihtiyacı olmayan bir bayanı arabalarına alabilecek kadar pervasızlardı.

***

Pervasızlık hayatımızda giderek daha çok yer alan bir davranış. Artık insanların çoğu yaptıklarından utanmıyor. Evliliğini, karısını, çocuğunu düşünmeden fütursuzca davranabiliyor. “Hayatı zevk alarak, keyfini çıkararak yaşamak lazım. Onun için her şey mubah.” düşüncesi ağır basıyor.

“Seviyorum” diyerek, en çok değer verdiği kişinin hayatını karartan, yalanları yüzü kızarmadan sıralayan, her şeyi bir tiyatro sahnesi gibi algılayan, yan yana gelmeyecek birkaç işi idare etmeyi meziyet sayan insanlar neden çoğalıyor? Sinema filmi gibi kurgular yapan, rolünü beğenmediği insanları da itip-kakan bir sosyal çevremiz oluştu. Hayatta “rol yapmak”, “varmış gibi davranmak”, “iyi”ymiş gibi gözükmek sokakları kostüm giymiş tiyatro figüranlarının arenasına çevirdi. Pervasız insan, vurdumduymaz ve hissiz oldu. Neyi ne zaman söylemesi gerektiğini, ne zaman susmasının iyi olacağını karıştırır oldu.

***

Pervasızlık, saygısızlığı da getiriyor. Saygısız insanın ise ne sözleri ne de fiilleri doğruluk sınırlarına girer. Her insanda “güzel ve doğru” olan giderek ayaklar altına düşmüş vaziyette.

Fütursuz insanın okumuşu, takım elbiseli banka hortumcusu, kötü siyasetçi, kötü bürokrat olur. Okumamışı ise çeteci, tetikçi olur. Ruhunda fütursuzluğu yaşayan milyonlar da kalp kıran, elinde imkan olsa çevresine zarar verebilecek birer insana dönüşür.

***

Devamlı zevk, devamlı lüks, devamlı aşk sarhoşluğu pompalanan bir ortamda, hedeflerine ulaşamayan insanların bunalımlarıyla karşı karşıya kalınır. Giderek daha başıboşluk içinde yüzmeye başlanılır. Beklentilerin yüksekliği, eldekilerin mutlu etmesine yetmez. Şükür ve teşekkür de olmayınca, isyan kaçınılmaz olur. Ruhunda isyanlar yaşayan insanların gözü dönmüş bir tecavüzcüye, katile, hırsıza dönmesini kim engelleyebilir ki?

***

Sokakta arabasına almak için genç kızlara korna çalanların, elinizi sıkmayacağını, iş ortağınız olmayacağını, evinize oturmaya gelmeyeceğini söyleyebilir misiniz? Pervasızlık işinize de, evinize de, hayatınıza da girmişse dönüp nerede yanlış yapıldığını bulmanın vakti geçiyor demektir.


Yazar: SERHAT ŞEFTALİ
__________________
KİŞİSEL NEYİMİZ VARKİ İMZAMIZ OLSUN
Alıntı ile Cevapla