Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Yükselme Devri
Konu Başlıkları: Yükselme Devri
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 February 2008, 12:58   Mesaj No:51

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Yükselme Devri

Seh emr itdi vü cem' oldi çeriler

Karadan gendideryâdan gemiler

Kesüp menzilseh irdi ol diyara

Çeriler yakin irisdi hisara

Erisüp seh Kili'ye bir seherden

Kusatdurdi hisari bahr ü berrden

Fethin ertesi günü kalenin büyük kilisesi câmie tahvil edilir. Sultan, burada Cuma namazini eda eder. Bâyezid, Kili'nin zaptindan sonra Karadeniz kenarinda bulunan Akkerman üzerine yürür.Burada iken Mengli Giray komutasindaki 50 bin kisilik Kirim kuvvetleri de Osmanli ordusuna katilir. Osmanli padisahlarinin maiyetinde harbe istirak eden ilk Kirim Hani'nin bu zat oldugu rivayet edilir.

Kirim ve Eflaklilar'in iltihaklari ile daha da kuvvetlenen Osmanli ordusu, l6 günlük bir muhasaradan sonra sulh yoluyla Akkerman'a girer. Burasi, Kili'ye göre daha müstahkem olup her seyi boldu. Kale, karadan genis ve derin bir hendekle çevrilmisti. Padisah, Kirim Hani'na sirmali bir kalpak ve degerli hediyeler vererek kendisini taltif eder. Bilindigi gibi Osmanlilar, alinan yeni yerlerin hemen tahririni yapmak suretiyle bölgenin ekonomik, sosyal ve dinî durumlarina uygun olarak hareket ederlerdi. Bu sebeple, Kili ile Akkerman kalelerinin civarindaki yerler, Bogdan Beyligi'nden ayrilarak Osmanli Türk hâkimiyeti altina girdikleri gibi Akkerman halki, istedigi yere gidebilme bakimindan serbest birakildi. Akkerman halkindan bir kismi da Marmara kiyisindaki Eski Biga'ya naklolundu. Bu arada halkin bir kisminin iskan edilmek üzere Istanbul'a gönderildigine dair rivayetler de bulunmaktadir.

Bu savaslarda, Osmanlilara yardimci olan Kirim Hani ile Eflak Voyvodasi, harp ganimetlerinden büyük paylar aldilar. Sultan Bâyezid, bu sefer esnasinda almis oldugu ganimet malini Edirne'de baslattirmis oldugu ilmî, dinî ve sosyal müesseselerin yapilip tamamlanmasina sarf etti.

Bu seferle, Karadeniz, tamamen bir Türk ve Müslüman gölü haline gelmis bulunuyordu. Bu denizin, Kafkas sahillerindeki çok küçük bir bölgesinden baska her yeri Osmanli hâkimiyetine girmisti.

Bu arada, Akkerman'i geri almak maksadiyla birkaç defa harekete geçen Stephan'in bütün gayretleri bosa gitti. l485'te Lehistan Krali Kazimierz'den yardim istemesi de ona bir fayda saglamadi. Zira onun hareketlerine mukabele etmek üzere Bogdan'a giren Rumeli Beylerbeyi Hadim Ali Pasa, pek çok tahribatta bulundugu gibi ertesi sene Silistre komutani Bali Bey de Trut'u geçerek birçok esir ve ganimetle dönmüstü. Bunun üzerine Osmanli kudretine boyun egmekten baska çare bulamayan Stephan, 4.000 altina çikarilan senelik vergiyi ödemeye razi oldu.

MORA SAVASLARI

Fâtih döneminin siyasî olaylarindan bahsederken temas edildigi gibi Mora'da, Osmanliarla Venedikliler arasinda uzun müddet çetin savaslar olmustu. Cem'in, Avrupa'daki ikameti sirasinda önemsiz hudud olaylari seklinde cereyan eden münasebetler, adi geçen sehzâdenin ölümü ile büyük bir gelisme göstermistir. Nitekim, Italya'daki muhalif devletlerin Venedik Cumhuriyeti ile mücadelelerinden istifade eden Sultan II. Bâyezid, bu devletlerin de tesvikleri üzerine Venedik ile olan anlasmayi bozmustu. Gerçekten, Venedik ile Fransa'nin ittifaklari sonucunda elinden Milan sehri alinmis olan Ludvik Sforça ile Floransa ve Napoli devletleri, Papa ve Alman Imparatoru'nun muvafkatalariyla Osmanlilari, Venedikliler aleyhine tahrik etmis ve bunda da muvaffak olmuslardi.Gerçi, Osmanlilarla büyük ticarî münasebetleri bulunan Italya'daki küçük devletlerin tesviklerinden baska Venedik'e karsi harbin açilmasinin baslica iki sebebi vardi. Bunlardan biri, Venediklilerin, Arnavutluk'ta bulunan Iskender'in oglu Jan Kastriyota'ya yardim etmeleri, digeri de Memlûklularla yapilan harpte, Hersekzâde komutasinda Iskenderun'a giderken firtinaya yakalanan ve Kibris'a siginmak isteyen Osmanli donanmasinin adaya kabul edilmemesi idi. Öyle anlasiliyor ki bu dönemde Italya'nin küçük devletleri, Osmanli dostlugunu kazanmak için büyük çaba gösteriyorlardi. Hammer'in ifadesiyle o dönemde Italya'nin alti devleti, Papa, Floransa, Piza, Milan, Napoli ve Venedik, Osmanli padisahinin dostlugunu kazanmak için birbirleri ile yarisa girmislerdi. Osmanli Divan'i, Venedik'e ilan-i harb etmeden önce Mora'daki Venedik müstemlekeleri üzerine yapacagi hareketi kolaylastirmak ve Venediklilerin buraya yardima gelememeleri için Bosna Beyligi'ne tayin edilen Iskender Pasa vâsitasiyle, Kuzey Venedik arazisine siddetli bir akin yaptirtmisti. Sultan Bâyezid, Iskender Pasa'nin, Bosna Eyâleti'ne getirilmesinden sonra, Mora'nin, henüz fethedilmemis kisimlarini elde etmek gayesiyle 3l Mayis l499'da bizzat sefere çikar.

INEBAHTI ( LEPANTO )'NIN FETHI

Mora Yarimadasi'nin büyük bir kismi daha önce Osmanlilarin idaresine geçmis olmakla birlikte Venedikliler, buranin güney kiyilarinda bulunan Navarin, Moton ( Modon, Muton ) ve Koron gibi limanlarinda hala yönetimi ellerinde bulundurup hüküm sürüyorlardi. Bu arada Kuzey Yunanistan'da bulunan Inebahti (Lepanto)'yi da tasarruflarinda bulunduruyorlardi.Osmanlilar, takip ettikleri siyasetleri geregi, stratejik önemleri de bulunan bu ticaret limanlarini elde etmek zorunda idiler. Sultan II. Bâyezid, buralarin zapti için donanma hazirlanmasini emreder. Bu gayenin tahakkuku için Osmanli tezgahlarinda (tersane) yeni ve büyük gemilerin yaptirilmasina baslandi. Bu durumu ögrenen Venedik, baris için elçi göndermis ise de donanma, Hammer'in ifadesiyle "yirmi büyük gemi ve altmis yedi kadirgayi havi ve cem'an yüz altmis yelkenden mürekkeb olan Osmanli donanmasi, Mora sahillerinden Moton ve Inebahti taraflarina 28 bin Rumeli ve l8 bin Anadolu askeriyle sekiz bin sipahi ve bir o kadar yeniçeriden müretteb 63 bin kisilik bir ordu götürmek üzere yelken açmisti.

II. Bâyezid, denizden donanmayi gönderdikten sonra kendisi de 20 Sevval 904 (Haziran l499)'da Istanbul'dan Edirne'ye, oradan da Mora'ya dogru hareket eder. Rumeli Beylerbeyi olan Koca Mustafa Pasa'yi kara tarafindan Inebahti'nin kusatilmasi ile görevlendirir. Ama Osmanli donanmasi, firtina yüzünden üç ay kadar denizde çalkalanip duracak ve bu yüzden önemli bir gelismesaglayamayacaktir.

Osmanli donanmasinin firtinaya tutulmasi, Venediklilerin isine yaradi. Çünkü bunlar, deniz tarafindan Inebahti'yi savunmak için Amiral Antoniyo Grimani komutasinda l50 veya l60 parça gemi ile Inebahti limanini kapattilar. Bu sirada Osmanli donanmasi, Navarin limani ile Brodano adasi arasindaki kanala girmis ve düsman tarafindan yolunun kesildigini görmüstü.

Kara ordusu, Inebahti civarina gelip karadan kaleyi kusattigi halde, donanmadan henüz bir haber çikmamisti. Sonunda donanma Moton önüne geldiyse de Venediklilerin kuvvetli müdafaalari yüzünden limana giremedi. Donanmadaki asker açlik ve susuzluktan dolayi büyük sikintilarla karsilasti. Nihayet donanma Hersekzâde Ahmed Pasa kuvvetleri ile takviye edildikten sonra Inebahti limanina dogru yol alabildiler.

__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla