16 July 2007, 15:52
			
			
		 | 
		
			 
			Mesaj No:1
			
		 | 
	
	
			
			
			
			
			 
 
 
 
Durumu: 
 
Papatyam No :
 778 
Üyelik T.:
16 March 2006 
Arkadaşları:0
	Cinsiyet:  					
Memleket:Kastamonu 
		
		
Mesaj:
505 Konular:
  
	  
Beğenildi:
Beğendi: 
 
Takdirleri:10  
Takdir Et: 
	 
       		
				Konu Bu  
				Üyemize Aittir!  
        | 
	
	
	
		
		
			
			
				 
				Kadın ve Vali
			 
			 
			
		
		  
 
 
  Kadın ve Vali    
    Kadın ve Vali 
 
 
 Bir zamanlar vâlilik yapan birisinin çok güzel bir bahçesi vardı. Rengârenk çiçeklerle donatılmış, tam bir zevk ve sefâ yeriydi. Bir gün vâli, bu bahçeye geldi. Vâli, bir bahane ile kadının kocası olan bahçıvanı, bir iş için dışarıya gönderdi. Kadına da dedi ki:  
-Bahçenin kapılarını kapat. Hiç bir kapı açık kalmasın!  
 
 
 
 Kadın, akıllı ve namuslu idi. Vâlinin kendisine kötü niyet taşıdığını anladı. Gidip bir ağacın arkasına saklandı ve biraz sonra gelip dedi ki:  
 
 
 
 -Kapıları kapattım. Yanlız bir tanesi kaldı. Onu kapatmaya gücüm yetmiyor. Ne kadar uğraşsam da kapatamıyorum.  
 
 
 -O, hangi kapıdır?  
 
 
 -Bu kapı, Allahü teâlânın (Basir) sıfatıyla bizi gördüğü kapıdır. Vâli, bu sözü duyunca, pişman olup tövbe etti. Bir daha aklına böyle kötülükler getirmemek için, Allahü teâlânın sevgili kullarından birinin bulunduğu yere gidip, onun sohbetinde yetişti. Allahü teâlânın sevgili kullarından biri oldu.  
 
 
 
 Basir : Her şeyi gören.  
 
 
 Allah her şeyi, herkesin yaptığını görür. Onun görmesine hiç bir şey engel olamaz. Allah'ın, kalpteki fısıltıları, beyindeki oluşumları, fikirdeki gizliliklei, kalplerdekini, zifiri karanlık bir gecede kapkara bir taşın üzerinde yürüyen simsiyah bir karıncayı ve çıkardığı sesi görür , duyar, bilir. İbadette ihlas, kulun Allah'ı görmemesine rağmen, Allah'ın onu gördüğünü bilmesi ve onu görür gibi ibadet etmesidir.
-Alıntı-
   
 
		
		
		
		
		
			
		
		
		
		
	 | 
	| 
		
		 | 
	
	
	
		
		
		
		
			 
		
		
		
		
		
		
		
			
		
		
		
	 |